Av.Böke’den 5 Nisan Kutlaması

“İnsanlık tarihi haklı ile haksızın mücadelesinin de tarihidir. İlkel toplumlardan bugüne doğru işleyen süreçte ekonomik ve sosyal değişim ve gelişimin görüntüsü değişse de özü değişmemiştir. Karıncayı ezmek de bir haksızlıktır, insanı köle gibi kullanmak da bir haksızlıktır, işçinin hakkını vermemek de bir haksızlıktır, Gazze’de katliam yapmak da bir haksızlıktır. Hukuk denilen olgu, tam da bu haksızlıkların odak noktasında kendisini gösterir. Çünkü hukuk, haklar demektir. Hakkın sahibini bulması ne yazık ki çoğu zaman engelle karşılaşmaktadır.  Bir kişiye yapılan haksızlık bütün topluma yapılmış demektir.

Haksızlığı önlemeyi amaçlayan adalete erişim süreci bu sebeplerle hava, su ve ekmek kadar önemlidir. Bu önemli sürecin en önemli öznelerinden biri de kuşkusuz avukattır.  Adalet sahnesinin bağımsız aktörü avukatın görevi gerektiğinde ezilen karıncayı savunmak, gerektiğinde uluslararası arenada ezilen insanlığı savunmaktır. Avukatsız bir hak mücadelesi düşünülemez. İnsanlığın yüzyılları alan felsefi, bilimsel ve özgürlükçü birikiminin avukata yüklediği bu kutsalgörev bir an için ihmal edilse adalet gerçekleşmez, hak yerini bulmaz. Avukatsız bir hak arama süreci yoktur. Sokaktaki insan çoğu zaman bunun farkında değildir, ancak bunun önemini haksızlığa uğradığında anlar ve fark eder. Bu açıdan bakıldığında avukat aynı zamanda sağlıklı toplumun vazgeçilmezi olduğu kadar sağlıksız toplumun da onarıcı aktörlerinden biridir.

Avukatlık, avukatlar haftasına sığdırılamayacak kadar büyüktür. Hukuk devletinin ve demokrasinin güvencesi avukatlardır. Ancak avukatlık mesleği ciddi sorunları içerisinde hakkıyla ifa edilemeyecek hale gelmiştir. Yıllardan beri devam eden avukat sayısının tedbirsiz artışı, yargı sistemindeki derinleşen yapısal sorunlar, staj dönemindeki avukatın sorunları, vergi muafiyetinin olmayışı, kamu avukatlarının özlük haklarının iyileştirilmemesi, Cmk ve Adli Yardım sisteminde düzensiz ödemeler gibi ilk akla gelen ve yığınla sorunlarımız bulunmaktadır. Bu şartlar halinde bağımsız, özgür ve onurlu bir şekilde mesleği yapmak ve ekonomik olarak yaşadığımız kuşatılmışlıktan kurtulmak için sorunların ivedilikle çözülmesi gerekmektedir.

Avrupa Baroları ve Hukuk Birlikleri Konseyi’nin, Avrupa’da Avukatlık Mesleğine İlişkin Temel İlkeler Tüzüğü’nde, avukatlık mesleği ile ilgili olarak, “Bir toplumda avukatın mesleki faaliyetine saygı göstermek o toplumda demokrasi ve hukukun üstünlüğünün varlığı için zorunlu bir koşuldur” denilmektedir. Tüm dünya demokrasilerinde saygınlığı tespit edilerek itibarı teslim edilmiş mesleğimizin, belirttiğimiz bu sorunlar içerisinde saygınlığını ve itibarını yitirdiği, bu şartlar altında mesleğin sürdürülebilirliğinin kalmadığı açıktır.

Tüm bu zorluklara rağmen, demokratik, sosyal bir hukuk devletinin devamının güvencesi olan, yargı bağımsızlığına inanan, temel hak ve özgürlüklerin yılmaz savunucuları olan meslektaşlarımızın 5 Nisan Avukatlar Gününü kutlarım.”