Bahçelievlerde 2 yıl önce, kendisine ve annesine şiddet uyguladığını iddia ettiği babası Yusuf Cemal Sezgini (43) öldüren tutuklu sanık Haydar Mert K.nın (21) yargılandığı davada mahkeme, DNA testi yapılmasına karar verdi. Sanıktan alınacak kan örneği Adli Tıp Kurumuna gönderilerek, öldürdüğü kişinin biyolojik babası olup olmadığı belirlenecek.
Sanık Haydar Mert K.’nın annesi, mahkemenin kararı üzerine oğluna seslenerek, “Rahat ol oğlum, biyolojik baban olması, baban olduğunu göstermez. Biz ne yaşadığımızı biliyoruz” dedi.
Bakırköy 8. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada tutuklu sanık Haydar Mert K. cezaevinden getirilirken, sanığın annesi ve avukatı duruşma salonunda hazır bulundu.
“MEDENİ KANUNA GÖRE DE VİCDANEN DE BABA DEĞİLDİR”
Duruşmada savcı, sanık ve maktul arasında akrabalık bulunup bulunmadığının tespit edilmesi amacıyla sanıktan kan örnekleri aldırılmasını talep etti. Sanık avukatı savcının görüşüne katılmadığını belirterek, “Maktul Medeni Kanuna göre de, vicdanen de baba değildir. Yalnızca DNA örneklerinin uyuşuyor olması, suçun nitelikli halinin uygulanması için yeterli değildir. Müvekkilimin tutuksuz yargılanmasını talep ediyorum” dedi.
Söz hakkı verilen tutuklu sanık Haydar Mert K. tutuksuz yargılanmak istediğini söyledi. Mahkeme, sanığın kan örneğinin alınarak Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesine, DNA incelemesi yapılarak babalık konusunda rapor düzenlenmesine karar verdi.
“BİYOLOJİK BABAN OLMASI, BABAN OLDUĞUNU GÖSTERMEZ”
Duruşma çıkışı, sanığın annesi oğluna seslenerek “Rahat ol oğlum, biyolojik baban olması baban olduğunu göstermez. Biz ne yaşadığımızı biliyoruz. Ben 4,5 sene işkence gördüm” dedi.
İDDİANAMEDEN
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanık Haydar Mert K. hakkında ‘Haksız tahrik altında kasten öldürme’ suçundan 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor. Bahçelievler’de 31 Ekim 2020’de 43 yaşındaki maktul Yusuf Cemal Sezgin’i silahla öldüren sanık Haydar Mert K.’nın, biyolojik oğlu olduğu ancak, nüfus kaydında babası olarak gözükmediği anlatılan iddianamede, nüfus kaydının annesi üzerinde olduğu belirtildi. İddianamede, maktulün sanığı kendi nüfusuna kayıt ettirmediği gibi, doğduğu günden olay tarihine kadar maddi ve manevi hiçbir şekilde babalık görevini yerine getirmediğine de vurgu yapıldı. Dosya içerisindeki tüm deliller değerlendirildiğinde sanığın, maktulü babası olarak kabul etmesinin hukuken ve vicdanen imkanı olmadığı kaydedildi.
Maktul Yusuf Cemal Sezgin’in soruşturma kapsamında kanaat oluşturması açısından sabıka kaydına bakıldığına yer verilen iddianamede, kayıtların iki sayfa olduğu vurgulandı. Maktulün cezaevi dışında olduğu süre içerisinde sanığın annesine yönelik pek çok kez şiddet uyguladığı, çoğu kez eziyet boyutlarına vardığı kaydedildi. İddianamede, maktulün sanığın yanında sürekli olarak uyuşturucu kullandığı, annesiyle bir araya gelmek istediğini söylediği ancak, annenin bu isteği reddettiği ve maktulün sanığı tehdit etmeye başladığı anlatıldı. Maktulün doğduğu tarihten itibaren sanığın kendisi, annesi, kardeşi ve son zamanlarda eşi ve çocuğuna yönelik yoğun, sürekli hale gelen haksız ağır tahrik oluşturacak eylemler gerçekleştirdiği belirtildi.