Üst düzey Dışişleri yetkilisi, Yunanistan’ın teröristlere, Türkiyeye karşı kullanmak için alan açtığını belirterek, Atinada ne ararsanız var; DHKP-C, PKK, FETÖ’cü her şey var. Hepsinin de yeri belli. 21inci yüzyılda bir Avrupa Birliği (AB) ülkesi açık seçik terörist besliyor dedi.
Üst düzey Dışişleri yetkilisi, Yunanistan’daki Lavrion Kampı’nın DHKP-C, PKK, FETÖ’cülere ev sahipliği yaptığını söyledi. Yetkili, Yunanistan’ın teröristlere, Türkiye’ye karşı kullanmak için alan açtığını ifade ederek, “Atina’da ne ararsanız var; DHKP-C, PKK, FETÖ’cü her şey var. Hepsinin de yeri belli. ‘Türklerin düşmanı; demek ki iyi bir şey, ben onlara alan açayım, gelsinler besleyeyim, günün birinde Türklerin canını yakmak için kullanabiliriz’ diye düşünüyorlar. 21’inci yüzyılda bir AB ülkesi açık seçik terörist besliyor, düpedüz terörist besliyor. AB’nin de ABD’nin de terörist olarak belirlediği bir gruptur PKK. Yunan zihniyetinde, ‘bir gün belki işime yarar’ diye beslediği gruplar bunlar. Yunanistan, transit ülke olmaktan çıktı, düpedüz hedef ülke konumunda. 8-10 bin FETÖ’cü var Yunanistan’da. ‘Türkiye’yi rahatsız edeceğiz’ diye yapacağınız hamleler gün gelir Yunanistan’ı vurur” dedi.
‘BM’YE MEKTUP GÖNDERİLMESİNİN ETKİSİ YÜKSEK OLUR’
Yetkili, adaların silahlandırılması meselesinin Türkiye-Yunanistan arasında her zaman var olan bir konu olduğunu; ama şimdi, Yunanistan’ın kendisini çok fazla silahlanmaya verdiğini söyledi. Yetkili, Türkiye olarak adaların silahlandırılmasına müsaade etmenin mümkün olmadığını ve bu konuda Türkiye’nin yeteri kadar hukuki dayanağı olduğunu ifade etti. Adaların silahlandırılması konusunda Türkiye’nin BM’ye göndereceği 3’üncü mektubun BM’nin dikkatini çekmek için doğru bir hamle olduğunu vurgulayarak, “Uluslararası ilişkilerde hamlelerin zamanlaması ve şekli çok önemli. Önce bir sorunu ortaya koymak ve 3’üncü taraflar tarafından anlaşılmasını sağlamak önemli. BM’ye mektup gönderildiğinde etkisi yüksek olur. Yapılan hamle doğru” değerlendirmesinde bulundu.
‘YUNANİSTAN ABD ÜSLERİ ÜZERİNDEN TİYATRO OYNUYOR’
Yetkili, Yunanistan’ın, ülkesindeki ABD üsleri üzerinden tiyatro oynadığını, ABD’lilerin derdinin bir güney-kuzey hattı oluşturmak olduğu değerlendirmesinde bulundu. Yetkili, ABD’nin Ukrayna savaşından önce bu hattı oluşturmaya başladığı belirterek, “Amerikalılar orada bir şey çıkacağını biliyorlardı. Batık gemileri çıkarttılar, Bulgaristan’dan giden tren hattını düzelttiler, oradan bir şeyler taşımaya başladılar. Yunanlılar da, ‘beni savunmak için burada Amerikalılar var’ diyor. Amerika’ya gidiyorsun, ‘Bunun Türkiye ile alakası yok’ diyor. ABD açık açık bu hamlelerini Ruslara karşı yaptığını söylemiyor. Bunu söylerse Yunanistan’ın onlara üs vermeyeceğini biliyor. Bir oyun oynanıyor kısacası. Eastmed Boru Hattı da doğu-batı ekseniydi. ABD bir strateji oluşturdu. Yunanistan’dan yukarı çıkan bir hat; İsrail-Güney Kıbrıs, Yunanistan doğu-batı ekseni stratejisi oluşturdular. Türkiye çıkarlarını savunan bir ülke olduğu için onu dahil etmediler” dedi.