Adalet Bakanlığı’nın ceza uyuşmazlıklarında alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemi olarak uygulamaya koyduğu uzlaştırma ile bugüne kadar çözüme ulaşan dosya sayısı 1 milyon 252 bin 980’e ulaştı.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre ceza hukuku uyuşmazlıklarında ilk kez 1 Haziran 2005’te uygulanan ve 2016’da gözden geçirilerek yeniden revize edilen uzlaştırma, 1 Ocak 2017’den itibaren Türkiye genelinde etkin ve yaygın bir şekilde uygulanmaya başladı. Mağdurların haklarının korunması ve kamuya yararlı edimlerle suç faillerinin topluma kazandırılmasını amaçlayan uzlaştırma yöntemi ülke genelinde uygulanıyor.
UYUŞMAZLIKLAR KISA SÜREDE ÇÖZÜME KAVUŞUYOR
Ceza muhakemesi alanında alternatif uyuşmazlık çözüm yolu olan uzlaştırma müessesi ile soruşturma ve kovuşturma dosyaları daha az masrafla ve daha kısa sürede çözüme kavuşuyor. Uzlaştırma süreci, mağdur ve şüphelinin kabulüyle başlayıp, tarafların özgür iradesiyle devam ediyor. Taraflar uzlaşma teklifini kabul ederlerse müzakere aşamasına geçiliyor. Anlaşma konusu edimi taraflar belirliyor. Süreçte, mağdur ve fail görüşmeleri uzlaştırmacılar eşliğinde yapılıyor.
Suç faillerinin topluma kazandırılmasını, mağdurların da haklarının korunmasını amaçlayan uzlaştırmayla taraflar, bağış, yoksullara yardım, fidan dikme gibi edimlerle uzlaşabiliyor. Uzlaşmanın gerçekleşmesiyle şüphelilerin edimleri yerine getirmesi halinde, uyuşmazlık konusu dosyanın dava konusu olmadan çözüme kavuşması sağlanıyor.
BAŞARI ORANI YÜZDE 83
Uzlaştırmaya tabi suçlar kapsamında çözüme kavuşan dosya sayısı bugün itibarıyla 1 milyon 252 bin 980’e ulaştı. Müzakeresi tamamlanan dosyalarda uzlaşma başarı oranı yüzde 83 oldu. Hem mağdur ve müşteki hem de şüphelilerin memnuniyetini en üst düzeye çeken ve toplumsal uzlaşma kültürüne katkı sağlayan uygulama sayesinde mağdurlar suç nedeniyle uğramış oldukları zararları maddi ya da manevi olarak hızlı bir şekilde telafi ediyor.
‘KAPSAMI GENİŞLEYECEK’
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, uzlaştırmanın kapsamını genişleteceklerini açıklamıştı. Bozdağ “Belki seçki yapmak suretiyle bazı suçların cezalarının alt ve üst sınırına bakmaksızın onları uzlaştırma kapsamına almanın daha yararlı olacağına dair çok kıymetli değerlendirmeleri duyduk, görüyorum ve ben de bu değerlendirmelere katılıyorum. Bir seçki yapmak ve bu kapsamda bunun kapsamını genişletmek son derece faydalı olacaktır. Toplumun tepki duyduğu suç tiplerini uzlaştırmanın kapsamına almamak ama öte yandan da uzlaştırma kapsamı içerisinde olan suç tipleri ile ilgili ceza sınırına bakmaksızın bunları bu kapsama alma konusunda kararlıyız. Yeni dönemde inşallah ekime doğru bu konuda hazırlıklarımızı Türkiye kamuoyuyla paylaşacağımızı buradan ifade etmek isterim” dedi.