Türkiye İşçi Partisi Adana İl Örgütü, il binasında basın açıklaması yaparak, Adana Valiliği’nin kentte 3 gün boyunca getirdiği yasaklar ve yeni gelen zamlar hakkında açıklamada bulundular.
İLKGÜN HABER – Türkiye İşçi Partisi Adana İl Örgütü, il binasında basın açıklaması yaparak, Adana Valiliği’nin kentte 3 gün boyunca getirdiği yasaklar ve yeni gelen zamlar hakkında açıklamada bulundular.
Tip Adana İl Başkanı Hakan Çayan, Adana Valiliği’nin kentte 3 gün boyunca getirdiği eylem ile etkinlik yasağı nedeniyle basın açıklamalarını il binalarında yaptıklarını ifade eden Çayan, yasaklama kararına tepki gösterdiler.
Çayan, Saray Rejimi güvenirliliği belirsiz seçim sonuçlarının ardından emekçi düşmanı, özgürlük düşmanı programını hızlandırarak devam ettiriyor. Bir yandan siyasi muhalifleri davalar, gözaltılar, tutuklamalar, hukuksal dayanağı olmayan davalarla etkisiz kılamaya çalışırken bir yandan da sermaye sınıfının programını, bütün yükü emekçilerin sırtına yükleyerek uygulama peşinde. Her geçen gün paramız değer kaybediyor, alım gücümüz düşmeye devam ediyor. Bu ülkenin emekçilerini, köylülerini yoksullaştıran bir model acımasızca uygulanmaya devam ediyor” dedi.
“Şimdi de başta KDV olmak üzere çeşitli vergi ve harçlara zam yapıldı. Deterjan, sabun, tuvalet kağıdı, peçete, bebek bezi gibi yaşamsal ürünlerdeki, beyaz eşyadaki KDV oranları artırıldı.
Yurt dışından getirilen cep telefonlarından alınan harç tutarında fahiş artışa gidildi. Sunulan torba yasa teklifinde, başta Anayasa’nın 161. Maddesi’ne açıkça aykırılık teşkil eden ‘borç kullanım tutarının üç kat arttırılması’ maddesi olmak üzere çeşitli ihlaller de mevcuttur. Saray rejiminin uygulamaya başlarken bir mucize kurtuluş gibi sunduğu ekonomik model garabetin’de, faturanın daima emekçilere çıkartıldığı bir düzen meydana getirdi.”
Göstermelik gözleri ışıldayan bakanların, damatların değişiklikleriyle imajını düzeltme çabasına girenler, alın teriyle geçinen milyonlarca yurttaşımız için önümüzdeki dönemde yoksullaşmanın ve hayat pahalılığının aynen devam edeceğini göstermiş oldu. Birer lütuf ya da müjde gibi sunulan asgari ücretler, memur maaş artışları, emekli maaşları, tümü de kısa sürede enflasyon tarafından eritilen, emekçiyi yoksulluk sınırında yaşamaya mahkum eden düzeyde. Sarayın kurduğu düzen, bir avuç zengin dışında yoksullukta eşitlenme düzenidir.
Devletin sosyal niteliğini öne çıkartan, kaynakları eğitime, sağlığa, yoksulluğu gidermeye yönelten, halkın refahını gözeten, emekçilerin haklarını öne alan bir ekonomik model mümkün ve şarttır. Bunun ilk koşulu da emekçilerin örgütlü bir güç olmasıdır.
Saray rejimi ve onun yandaş medyası bu yoksulluğu göstermemeye gizlemeye devam etsin ve ama unutmasınlar, bu ülkenin hesap soracak devrimcileri sosyalistleri var, halkın Türkiye İşçi Partisi var!
Türkiye İşçi Partisi bugün bir yandan emekçilerin mücadelesinde öncü olduğu için, tutsak edilenlerin özgürlükleri için, diğer yandan emekçilerin örgütlenmesi için durmadan çalışıyor ve çalışmaya devam edecektir.