“Her kadın cinayeti yaşam hakkına saldırının kendisidir”

Türkiye İstanbul Sözleşmesinde yer alan; kadınları her türlü şiddete karşı korumak, kadına karşı şiddeti önleme’de ve cinsiyet eşitliğini yaygınlaştırmakla devlet yükümlüdür.

Yayınlama: 12.02.2024
A+
A-

İLKGÜN HABER – KESK Adana Kadın Meclisi, Kadına yönelik şiddet önlenebilir bir halk sağlığı sorunu olduğunu ve bu suç gücünü toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden aldığını açıkladı.

Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden kaynaklanan, erkek/devletin kadınlar üzerinde zorbaca hakimiyet kurma isteği nedeniyle her yıl ülkemizde yüzlerce kadın katledilmektedir. Bu kadın kardeşlerimizden birisi de Burcu DEMİR’dir denildi.

Psikolojisinin bozuk olduğu gerekçesiyle silahına kurumu tarafından el konulan, 6 ay sonra iyileştiğine karar verilerek silahı teslim edilip görevine döndürülen Uzman Çavuş Murat COŞANSEL isimli erkek tarafından Burcu DEMİR, 08.02.2024 tarihinde, Elazığ’da çalıştığı hastanenin önünde canice katledilmiştir.

Hepimizin de bildiği gibi Burcu’yu hayattan koparan sadece ayrılmak istediği erkek değil, iktidarın kadın düşmanı politikalarıdır.

Bu toplumun eşit bireyleri olan kadınların, şiddetten korunması devletin ana görevlerinden biri olmasına rağmen, siyasi iktidar tarafından İstanbul Sözleşmesinin getirdiği koruma mekanizmalarından bir gecede vazgeçilmiş olması; kadınların, şiddetin bir parçası haline gelmesinin ana sebeplerinden birisidir. Bilinmelidir ki her kadın cinayeti kadınların yaşam hakkına hakkına yapılmış bir saldırıdır.

Türkiye’nin  kadınların şiddete karşı koruma kalkanı olan İstanbul Sözleşmesinden bir kişinin kararı ile çekilmesi hukuka aykırıdır. Sözleşmeye geri dönülmeli, 6284 sayılı yasa etkin bir şekilde uygulanmalıdır.

Türkiye İstanbul Sözleşmesinde yer alan; kadınları her türlü şiddete karşı korumak, kadına karşı şiddeti önlemek ve cinsiyet eşitliğini yaygınlaştırmakla yükümlüdür. Sözleşme hükümlerini uygulamayan kamu görevlilerinin kanuna aykırı hareket etmekte sorumluluğu bulunduğunu bir kez daha hatırlatırız.

Erkekler, onlara sırf hayır dendiği için kendilerinden boşandığı ve ayrıldığı için ya da hiç birlikte olmak istemediği için kadınları öldürme cesaretini; kadınlar öldürüldüğünde dahi yine kadınların hayatını mercek altına alan, kadınların tercihini sorgulayan, öldüreni değil öldürüleni suçlayan savcılardan, hakimlerden, medyadan ve her gün kadınların yaşam güvencesini elinden alan iktidardan alıyor.

İktidar ve onun erkek egemen kurumları, kadınların yaşam güvencesi olan haklarına saldırarak sadece kadın düşmanı politikalar uygulamakla kalmıyor, kadın katili oluyor.

Bizden, şimdi Burcu için ağıtlar yakmamızı; karanfil ve mumlar ile anma köşesi oluşturup yasımızı yaşayıp yarın sabah her şey aklanmış gibi hayatımıza devam etmemizi bekleyenler, biz yasta değil isyandayız!

Burcu 32 yaşında bir sağlık emekçisiydi. Tıpkı bizler, sizler gibi birilerinin ablası, kardeşi, evladıydı ve geleceğe dair hayalleri olan biriydi. Bizler, Burcu’nun nezdinde bir kadının daha hayattan koparılmasına göz yummayacak, bu duruma alışmayacak, bir kişi daha eksilmeyeceğiz.

Trans kadınlara yönelik nefret suçlarının günden güne arttığı Türkiye’de bir trans kadın şüpheli ölümü de Adana’da yaşandı. Adana’da yaşayan trans kadın Yeliz Ada, evinin çatısından (11. kat) düşerek 23.01.2024 tarihinde hayatını kaybetti.

Yeliz’in ölümünün intihar olmadığını belirten arkadaşları, Yeliz’in daha önce de tehdit aldığını ve bu tehditlere karşı durduğu için öldürüldüğünü iddia etti. Yeliz’in ölümünün ardında Adana’da translara yönelik faaliyet gösteren çetelerin olduğu iddia edildi. Ayrıca iddialara göre çetenin, şantaj ve tehdit yoluyla trans kadınlardan haraç toplama yoluyla da yasadışı kazanç elde ettiği öne sürüldü.

Adana Barosu LGBTİ+ Komisyonu tarafından takip edilen Yeliz ADA vakasının da Burcu DEMİR dosyasının da takipçisi olacağız. Tüm kadınları, kadın hayatını ve haklarını hedef alan söylem, politika ve uygulamalara karşı şiddetsiz, güvenceli bir yaşam için örgütlenmeye ve mücadele etmeye çağırıyoruz ve bir kez daha buradan sesleniyoruz.

Toplumsal Cinsiyet Eşitliği’ni garanti altına alan yasalara; Anayasaya, Medeni Kanuna, 6284 sayılı kanuna, İstanbul Sözleşmesine ve diğer temel haklarla ilgili sözleşmelere dokunma, uygula!

Bir Yorum Yazın
Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.