“Bugün yaşadığımız sefalet koşulları, asla tesadüf değildir”

DİSK Emekli SEN Bölge Başkanı Veli Ersoy, “Bugün yaşadığımız sefalet koşullar asla tesadüf değil, egemen sınıflar tarafından uygulanan planlı-programlı Ekonomik bir modelin sonucudur.

“Bugün yaşadığımız sefalet koşulları, asla tesadüf değildir”
Yayınlama: 25.02.2024
A+
A-

İLKGÜN HABER – Adana’da emekli sendikaları açıklama yaparak, emekli maaşlarının yetersizliğine dikkat çekti.

İsmet İnönü Parkı içerisinde bir araya gelen DİSK Emekli SEN, Emekliler Dayanışma Sendikası, Tüm Emeklilerin Sendikası üyeleri basın açıklaması yaptı.

Açıklamada ilk olarak konuşan DİSK Emekli SEN Bölge Başkanı Veli Ersoy, “Bugün yaşadığımız sefalet koşullar asla tesadüf değil, egemen sınıflar tarafından uygulanan planlı-programlı Ekonomik bir modelin sonucudur.

Yaşadıklarımızın nedenlerini gerçekçi olarak tespit edemez isek, çözüm üretmede ve mücadele biçiminde yanılgılar yaşarız. Biliyoruz ki 12 Eylül 1980 öncesi gündeme gelen 24 Ocak kararları, bugün yaşadığımız zor koşulların, ekonominin getirildiği yerin önemli aşamalarından biridir.

Ekonomide ciddi bir dönüşüm yaratacak olan bu kararlar 12 Eylül öncesi gündeme getirildi ancak siyasal örgütlülüklerin, sol muhalefetin ve Sendikal mücadelenin, güçlü olması nedeniyle 12 eylül öncesinde uygulanamadı.

12 Eylül askeri darbesinin asıl görevi 24 Ocak kararlarının önündeki bu engelleri ortadan kaldırıp, yeni düzenin taşlarını döşemekti. Kardeş kavgasına son verme safsatası yalandı. Ülkemiz kan deryasına döndü. Halkların büyük bir bölümü işkencelerden geçirildi. Onların en değerli evlatları hapishanelere atıldı, idam sehpalarında, kurşun yağmurlarında katledildi. Ekonomik sömürü politikalarının uygulanmasına karşı çıkan emek örgütlerini, sendikaları kapattılar dedi..

Emekliler Dayanışma Sendikası Başkanı Nevin Berktaş ise “Uygulanan ekonomik kararlar sonucu toplumun bütün kesimleri tehdit altındayken, biz emekliler yaşam koşulları en çok kötüleşen kesim olduk. 2002 de Emekli aylık bağlama oranı %65 iken, bugün bu oran %25 civarındadır. 2002 de en düşük emekli aylığı asgari ücretin %24 üzerindeyken, bugün %40 altındadır. 2002 de en düşük emekli aylığı açlık sınırının %36 altındayken bugün %55 altında. Her geçen gün kötüleşen sağlık sistemi, artan katılım payları da emeklinin sırtına ek yük bindirdi. Parası olanın sağlık hizmeti alabildiği, parası olanın eğitim hizmeti alabildiği bir ülke olduk.

Tek emeklinin maaşı ile ailesinin geçimini sağladığı, çocuklarını kolayca okutabildiği Türkiye koşullarından emeklinin maaşıyla değil ailesini, kendi giderlerini dahi karşılayamadığı ikinci bir işte çalışmak zorunda kaldığı bir Türkiye ye savrulduk.

Emekli olduğunda ikramiyesi ile ev veya araba alabilen emekli bunları hayal bile edemiyor artık ” diye konuştu. Tüm Emeklilerin Sendikası Şube Başkanı Yener Pirim ise şunları söyledi, “Ülkeyi sermaye lehine ucuz emek cennetine çeviren, kaynaklarımızı çok uluslu şirketlere peşkeş çeken iktidarı daha yakından tanımak için ve ne ile karşı karşıya olduğumuzu anlamak için 10 gün önce Erzincan’da yaşanan çevre katliamına bakmak yeterli. En ilkel yöntemle, siyanür ile altın çıkaran Ulus aşırı şirketler çevreyi, coğrafyayı zehirlemekte. İktidar ise ne yazık ki bu talanın parçası ve destekçisidir. Şirket işini bitirip gidince bize tarım yapılamayan bir coğrafya, hastalıkla kıvranan bir halk, etkisi on yıllarca sürecek bir enkaz bırakacak.

Halktan alınan vergiler katlanırken bu kadar sömürü ve talanın sahibi şirketin 7,2 milyon dolar vergi borcu ise af edilmekte. Yani iktidar tercihini yapmış, emekliye hakkını vermektense damadının ortağı olduğu şirketin vergi borcunu af etmiştir.

Emekliye gelince eli titreyenlerin, şirketlere gelince ne kadar bonkör olduklarını görüyoruz. Bayram ikramiyesi diye verdikleri 3000 lira ile bugün 1 çeyrek alınmıyor. En düşük emekli aylığı diye verdikleri 10.000 lira ya 3 çeyrek alınamıyor.

Son olarak bilinmelidir ki, AKP iktidarı bilmelidir ki; Emekli kitlesi 15-20 yıl önceki Emekli kitlesi değildir artık. Şimdi daha örgütlü, daha mücadeleci. Ömrünü Ülkenin tam bağımsızlığına adayan, demokrasi mücadelesi için, hak mücadelesi için, sınıf mücadelesi için bedel ödeyen ak saçlı Devrimci 68’liler, 78 kuşağı Emekli oldu ve hak mücadelesini, Sınıf mücadelesini, daha yaşanılır bir Türkiye mücadelesini Emekli sendikalarında sürdürüyor. Hakkımız olanı geri alana dek, yer yüzü aşkın yüzü oluncaya dek bu mücadele sürecek.”

Bir Yorum Yazın
Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.