“SİYASETİN YÜZ KARALARI”

Seninle birlikte aynı oyunları oynayan, tatlı dilli fırıldak gözlü 
kibir abidesi olan, kendini her kesten akıllı ve yüksekte gören İngiliz ajanıyla birlikte yeni ve güzel bir oyuna imza attınız. Kimse anlamıyor diye çok iyi planladınız. Çünkü ikinizde aynı düşüncelere hizmet ediyorsunuz…

Yayınlama: 09.09.2024
A+
A-
Bireyler inanç ve düşünceleri doğrultusunda hareket ederken; İlk önce hak ve haklıdan yana doğruları söylemeleri gerekir.
Önceikle bu gün yazımda Hünkar Hacı Bektaş-i Veli dergahında yaşananlarla ilgili bir konuya değinmek isterim…
O kutsal mekanda “İnsanlığın Hoş görünün Sevginin barışın egemen olduğu ve sonsuza kadar arınmanın olduğu bir yeridir…
Hal böyle olması gerekir’ken, orada dahi sinsi ayak oyunlarıyla gösteriş yapılarak su vermeyenler “Kerbela” yı hatırlatarak” kibir abidesi Ajan ve ihanetçilerin düşkünlerin, iki yüzlülerin, şov yapma yeri olmadığını ve bunlara çanak tutarak orda haince davranan, etkinliği programlayanlar, hak katında ve kul katında kara sayfadaki yerini almışlardır. Bunlar “Ehl-i Beyt” soyunun, kültüründe olan düşkünlerdir. Çünkü yüz yılardır Helal lokmayla tutulan cemlere ve yapılan
Dualara, haram lokma katarak maddiyata dayalı insan ayrımı yapmışlardır.
ŞİMDİ GELELİM POLİTİKACILARA
Bir dönem önce Fetocuların gizli kahramanı olan biri Demokrasi şövalyesi kesilerek, parti oklarından birini yeşil ve mor rengine boyatacakmış… Efendim neymiş; Çevreciliği ve kadın haklarını temsil ediyormuş. Hadi oradan be sen kimi kandırıyorsun, ancak kendini kandırırsın. Mert ol diyeceğim “lafıma yazık” çünkü bir dakikada tek ayak üstünde kırk yalan söyleyenden mertlik beklenmez…
Açık ol bari; Deki Fetocuları temsil etmek için yeşil rengi İhanetçileri temsil etmek için mor renği seçtim. Ama bu Halk bu Partili yüz yıllık çınarı temsil eden Altı okuna dokundurtmaz. Sana elbette o zevki yaşatmazlar. Şansını daha fazla zorlama. Bu millet seni biliyor… ama ben senin kim olduğunu daha çok öncesinden ve nasıl biri olduğunu çok iyi biliyorum. Senin temsil kabiliyetinin hiç olmadığını, başkalarının göğsüne yaslanarak ortaya koyuyorsun zaten… Meşhur bir liderlik vasfın günlerdir günlerdir zaten ortadadır.
Gelelim şimdi Seninle birlikte aynı oyunları oynayan, tatlı dilli fırıldak gözlü
kibir abidesi olan, kendini her kesten akıllı ve yüksekte gören İngiliz ajanıyla birlikte yeni ve güzel bir oyuna imza attınız. Kimse anlamıyor diye çok iyi planladınız. Çünkü ikinizde aynı düşüncelere hizmet ediyorsunuz…
Kibir abidesi CB olma yolunda ilerlemek istiyor ve bunu İngiltere onaylıyor. Lakin kısa bir süre sonra Fransa bu yapıya olumlu bakmıyor. Çünkü; Bu kibir abidesine güvenmiyor. Tabi hal böyle olunca, İngiltere’de buna olumsuz bakmaya başlamıştır…
Bu sırt hançerci için; Fransa ile ilişkilerini zedelemek istemediğinden buna sarı kart göstermiş olabilir. Bu kibir abidesi hemen yeni oyun tezgahlayarak Fransa ya gösteriş yapmak için çıkarma yaptı. Kendini kabullendirmek için vur çatlasın çal oynasın, nasıl olsa milletin malı deniz yemeyen keriz anlayışıyla hareket eden birinden hayır gelmez. İnanın bunlar mevcut yapıyı mumla aratırlar.
Çünkü hainlik birinin ruhuna işlemişse, ona doğruyu alıştırmak mümkün değildir. Bunların mayasında haram vardır. Temizlemek çok zordur.
Bakınız daha yeni Tüzük kurultayı yaptılar. Nasıl bir taslak hazırladılar partiliyi  emekçiyi, örgütü göz önünde bulundurmadan, İl başkanlarını yalan vaatlerle susturarak maddeleri geçirdiler. Hakim huzurunda yapılması gereken Tüzük kurultayı ali cengiz oyunu ile, oldu bittiye getirilerek kabul ettirdiler. Ses çıkarmayan yalakaları da etrafında hayran bakışlar içinde tur döndüler.
Peki oylama’da el kaldıranlar bu şekliyle gerçekten oy kullananların hepsi delegelermiydi dersiniz ? Tabiki değildi…
Bu oyuncu entrikacı siyasetin yüz karaları, hiç bir zaman parti Emekçilerine ve yönettikleri “İL HALKINA” dürüst davranmadılar ve Davranamazlar da. Bunlar ihanetçi ve zoomcu Fetonun uzantılarıdır…. Bu partinin de yok olması için görevlendirilmiş elemanlarıdır.
Bu yapıya karşı; Parti delegelerine düşen en önemli görev, geçmişte yapılmış olan hataların üstünü kapatmak, Parti emekçilerine ve Halkınıza karşı üstünüze düşen en önemli görev, partinizi bekleyen zor dönemlerden kurtarmak adına sorumluluk bilinciyle gerekeni yapmanız, geleceği kurtarmanız demektir.