1946 yılından sonra Sol Türkiye?de hiçbir zaman gerçek anlamda iktidar olamadı. Sağ ve sığ
Partiler din ve milliyetçiliğin en iğrenç yönleriyle Alevi, Sünni, Türk, Kürt, sağ ve Solu birbirine düşürüp düşman etti. 1980 den sonra tamamen ABD ekseninde sağ
1946 DP Menderes iktidarıyla, Cumhuriyet değerleri tümüyle yıpranıp yeniden geriye dönüş
başladı. Sağ ve sığ iktidarların halkın aklını din, iman ve milliyetçi politikalarla allak, bullak edip
kendine yamamayı iyi becerdiler.
Menderes radikal dincilere siz isterseniz şeriatı bile getirebilirsiniz diye dincilere yol gösterip onların aklına karpuz kabuğunu düşürmüş oldu. Dünyadaki gelişen Sol ve sınıf mücadelesine karşı Emperyalizm ve CIA, bu ülkelerde dini ve milliyetçi kesimi organize edip örgütledi.
1947 yılında Amerika’ya eğitim için ilk giden askerlerden Alparslan Türkeş orada ‘’ranger’’
özel harp eğitimi alıp, ülkeye dönüşünde Çankırı, Eğridir Komando Okuluyla CIA doğrultusunda Sola, Alevilere ve aydınlara karşı kontra terörü başlatıldı. Bu terörü bütün sağ iktidarlar ve ABD destekledi.
1946 yılından sonra Sol Türkiye’de hiçbir zaman gerçek anlamda iktidar olamadı. Sağ ve sığ
Partiler din ve milliyetçiliğin en iğrenç yönleriyle Alevi, Sünni, Türk, Kürt, sağ ve Solu birbirine düşürüp düşman etti. 1980 den sonra tamamen ABD ekseninde sağ iktidarlar bu güne kadar devam etti. O geçmişin kirli Politikasını bu gün AKP, MHP koalisyonu aynen uyguluyor. Ne zaman AKP oy
kaybederse ülkede bombalar patlıyor ya da bir savaş çığırtkanlığı yaparak yeniden sert rüzgârların
esmesine neden oluyor.
Kılıçtaroğlu yüz yıldan fazla bu toplumun bozulan parçalarını, deforme olan yanlarını tamir
ederek bu parçaları yan, yana getirip birleştirmeye çalışıyor. Bu hareket yüz yıllık düşmanlığı barıştırıp yeniden barış ve kardeşlik duygularını geliştirip demokrasinin yolunu açmış oluyor. Bu günlerde içlerinde Alevi milliyetçilerinde olduğu birileri [ Yusuf Hallaçoğlu] vs Alevilerin neden Ülkücü harekete katılmadığını tartışıyorlar. Geçmişin Ülkücü hareketi kendisi gibi olmayan herkese kanlı, bıçaklı düşmandı Ülkücülere göre herkes Türk ve Müslüman olmalıydı. Ağıralioğlu nun dediği gibi Müslüman olmayanı Türk ten saymayıp, Kürdü insandan bile saymıyordu. Ülkücü anlayış tekçi, renksiz, ruhsuz bir dünya istiyordu. 80 öncesi o sığ, etnik, ırkçı ve koyu Müslüman anlayış, bu gün AKP ile teoride birleşti.
Kılıçtaroğlu 6lı masayla toplumun geçmişteki bütün karşıtlıklarını eşit ve samimi bir yöntemle
aynı masa etrafında toplamayı başardı. Şimdi bu toplumsal mutabakat bozulup dağılmadan işlerse
çok uzun bir demokrasi yürüyüşü başlatılmış olacak. 1993 yılında Madımak katliamıyla
Karamollaoğlunun Alevilerce kara liste düşüncesi bu gün bembeyaz bir sayfaya dönüşmüş durumda.
Sivas’ta CHP Alevilere Karamollaoğlunun SP sine oy vereceksiniz dese hiç tereddütsüz hepside oy
verecek bir duruma geldiler. Aleviler geçmişin milliyetçisi Meral Akşeneri kendi liderleri gibi görüp oy
verecek duruma gelmesinin tek nedeni Kılıçtaroğludur. Çokluğun birliği budur, 72 millete bir nazarla
bakma anlayışı işte tamda budur.
Şimdi bu toplumsal mutabakatın ve 6lı masanın bir ayağı eksik o da Kürtler ve bu gün
Kürtlerin tek yasal temsilcisi HDP. Kürtlerin olmadığı bir barış, kardeşlik ve birlik kesinlikle olmaz
olamazda. Meral Akşener milliyetçi tabanın hassasiyetini bilerek büyük bir politik yanlışlık içersinde.
1946dan bu yana Sağ ve sığ politika ülkenin bütün renklerini tek renge büründürüp kendisinden
olmayanı düşman ilan ederek bu günlere kadar geldiler.
AKP ve MHP HDP eşittir PKK, PKK eşittir HDP…..
HDP ye oy veren teröristtir, yani bütün Kürtler ve HDP ye oy veren 6 milyon Kürdün hepsi toptan
terörist ilan edildi. Bu gün AKP, MHP tabanı bunu böyle bilip böylece HDP ile yan, yana kim gelirse
onu PKK ve terörist kabul ediyor. Teröristi devlet eliyle öldürmek yasalar ve her şekilde yasal
olduğuna göre 6 milyon Kürt ne olacak. Akıl, fikir, merhamet ve vicdana ahlak da eklenip, iktidara aşı yapmak gerekir diye düşünmek boynumuzun borcu.