Bakınız TÜED Genel Başkanı Kazım Ergün ne diyor? Ne hakkınız var, bizim hakkımızı yemeye. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır.
Ülke’de her geçen gün yokluk, yoksulluk devam eder’ken, bol keseden harcamalar ve israfın sonu bir türlü bitmiyor. Emekliyi, dar gelirli vatandaşı düşünen yok. Sarayın günlük gider masraflarına veya canlarının istediği yere para bulunurken, iş emekliye gelince, bütçede para yok değilmi?
Emekli sadaka değil, insanca yaşayabileceği bir maaş istiyor. Gözü kulağı her gün verilecek zamda olan emeklinin beklediği seyyanen zamma’da sıcak bakılmaması, EMEKLİYİ adeta çileden çıkarmıştır…
Bu Ülkenin vatandaşı emeklinin, mülteciler kadar bile, hiçbir değeri yok. Yaşanan enflasyon karşısında adeta ac perişan halde olan emekliye reva görülmekte olan, sadece sadaka misali verilen veya verilecek olan para ile gariban sefil emekli nasıl sağlıklı bir yaşam sürebilir?
Emekliler arasındaki ayrımcı politika uygulaması elbette hafife alınamaz… Bakınız bu güne kadar hep susmayı tercih eden TÜED Genel Başkanı uslup olarak naifliğini bozmadan daima orta yolda kalmaya özen gösteren kişi dahi, yapılan zulme baş kaldırmaya başladı…
Türkiye Emekliler Derneği (TÜED) Genel Başkanı Kazim Ergün bile her şeyi göze alarak yeter artık diyerek ses çıkarabiliyorsa, iktidarın şapkasını çıkartarak biraz düşünmesi lazım…
Bakınız TÜED Genel Başkanı Kazım Ergün ne diyor?
“Ne hakkınız var, bizim hakkımızı yemeye. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Biz inanmış bir müslümanız, hiçbir güç ve kuvvetten korkmuyor ve hakkımızı arıyoruz, aramaya da devam edeceğiz” ifadesini kullanabildiler…