BEN EKONOMİSTİM

Ben ekonomistim, valla öyleyim, inanmanız için ne yapabilirim ki size benim ekonomist olduğuma inandırabilirim bilemiyorum. Sizler ister inanın ister inanmayın ama ben gerçekten ekonomistim hemde en büyüğünden dünya çapında biriyim.
Verin bana bir ülkeyi hemde derecesi yüksek, her şeyi tıkırında, enflasyon sıfırlarda olsun ben o memleketi tepetaklak dombalak aşırtmazsam bana da ekonomist demesinler.
Şimdi siz bana diploma, Üniversite eğitim vs soracaksınız ama bende öyle kâğıttan kaplan belgeler yok. Benim öyle Üniversitede çekilmiş şaşalı resimlerim vs kesinlikle yok. Hiçbir Üniversite arkadaşım, beni tanıyan bir Okul arkadaşım daha anasından doğmadı bile. Ben yüceler yücesi koca yaradan tarafından tek başına ve özel eğitilen bir ekonomistim. Okul derecem en yüksek mertebeyle dillere destan bir durumda olup, sadece benim ve yüce Allahın arasında olan bir olaydır.
Bense hayatım boyunca Matematikle hiç mi hiç arası olmayan, iki kere ikinin kaç olduğunu bilecek bir bilgimin kesinlikle olmadığını peşinen söylemem gerekir. Hesap, kitap işlerinden hiç anlamam ve bana göre çok saçma ve gereksiz bir şey olduğu için kesinlikle ilgilenmem. Üretim, tüketim, falan, filan diye bir derdimde yok benim. Ricardo Adam Simit benden kopya çeken küçük ekonomistlerdir. Herkes gider Mersine ben giderim tersine. Bütün dünya merkez bankaları faizleri yükseltir ki mevduatlar Bankalarda toplansın dövize paralar yatırılmasın diye. Nas ortada dururken size ne oluyor, faizleri yükseltip de harama el uzatıp, günah mı işleyelim.
Siz bakmayın öyle sokaklarda açım, susuzum diye feryat edenlere, önce arka cebinde ki telefonunu çıkarsında görelim. İhracatımız 250 milyar doları aşmış durumda. Parası olan hemde Doları, Avrosu Banka da yüklü döviz hesabı olan için bu ülke güllük gülistanlık. Şimdi bütün vatandaşların ev sahibi olması için yeni toplu konut hamlesi başlatıyoruz ki dört milyon insanoğlu sazan gibi atlamış durumda. Bu ülkede aç, açıkta kalan, fakir olanlar işini, gücünü bilmeyen tembel insanlardır. Onlarda üç, beş yerden maaş alsın, bakanın da dediği gibi ek işler yapıp mesaiye kalsınlar. Ya da eş, dosttan üç, beş kuruş borç alsınlar, nasıl olsa geri ödeyemeyecekleri için borç verenler düşünsün.
Ben sarayımda çok rahatım, hiçbir geçim derdim yok, sağım, solum ve bütün ahbaplarımda villalarında mutlu ve huzurlu oldukları her hal ve hareketleriyle apaçık ortada. Daha geçenlerde bir kadın milletvekili arkadaşımız eşine 2,5 milyon dolar harçlık verdiğini söyledi. Şimdi bazı beceriksiz ve gereksiz insanların pahalılıktan, yüksek enflasyondan ve geçim derdinden bahsediyorsa o onların sorunu bize ne? Bu ülkede şükretmeyi bilmeyen nankör insanların yaptıkları boş yaygaralara kulak asmayın. Yapılanlar ortada, yollar, köprüler, düz ovalarda ki tünellere bir bakın gerçeği sizde göreceksiniz.