Kirli Siyasette, Çamur at izi kalsın!

Kirli siyaset ve düzen siyasetçilerinin getirmiş olduğu sözde yenilikler… Hangi yenilik diyecek olursanız, gelin birazcık seçimden seçime ortaya çıkan ve bu günlerde yine saklanmış olduğu kuyudan gün yüzüne çıkarak, sözde siyaset sahnesinde yerini almak adına tekrar ortaya çıkan bir kişinin sözleri ile bu gün köşe yazımıza giriş yapalım.

Neymiş efendim? “Üzgünüm, Kızgınım, Mutluyum, Umutluyum”

Niye üzgünmüş, kızgınmış? Çünkü şu an iki meslektaşının aday olduğu Seyhan ve Çukurova belediyelerinin Cumhuriyet Halk Partisinde olup’ta şu an partinin elinden gitmesiymiş…

Bu belediye başkanlarından Biri ile 40 yıldır birlikte siyaset yapıyormuş, diger genç olanı başkanla’da 30 yıldır birlikte siyaset yapmış olduğu bir meslektaşı ve arkadaşıymış.

Parti bu arkadaşlar görev verdi ve bu arkadaşlar, belediye başkanı seçildiler. Birinin 5 yıl, diğerinin 10 yıllık belediye başkanlığı yaptığını söylüyor. Parti yönetimi bu arkadaşları aday göstermeyince, arkadaşlarımız son derece yanlış ve haksız bir tutum içerisine girdiler diyor. Sanki siyasette kendisi hiç yanlış yapmamış gibi su yüzüne çıkarak, Arkadaşlarımızın tutumlarını yanlış buluyoruz bu yanlıştan dönülmesini istiyoruz. Biz partimizin ve adaylarımızın yanındayız. Hiç kimse partiden aldığı gücü, partiye karşı kullanamaz. Bu doğru değil diyebiliyor. Tüm bunları konuşanla 89 seçimleri adaylık döneminde beraberdik. Konuşulacak çok şey var. Ancak şu an susma hakkını kullanıyorum. Gelelim tekrar konumuza…

İşte tam burada bahsi keçen duruma müdahale etmek durumundayız. Yanlışı bu belediye başkanlarımı yaptı, yoksa bilinçli olarak son dakikaya kadar adayımız sensin diyen bu günkü parti yönetimini elinde bulunduranlarmı yaptı?  Kurultayda ne sözler verilmişti. Kurultayın ardından 3 hafta içerisinde tüzük kurultayı yapılacaktı. Adaylar ön seçimle belirlenecekti. Peki uyguladılarmı? Asla uygulamadılar. Kimmiş ihanetçi,şu an başka partiden aday olmak zorunda bırakılanlarmı? Yoksa partiyi bu duruma düşürenlermi ihanetçi….

Partide ön seçim yapılsaydı bu durum yaşanırmıydı? Yaşanmazdı. Çünkü herkes gücü oranında hak ettiği yerde olurdu. Hiç kimse kimseyi suçlamaya kalkışmasın. Suçlu aranıyorsa, suçlu bu gün parti yönetimini ele geçirenlerdir. Göreve gelir gelmez,fare olmadan çuval delmeye kalkışanlardır. Aday belirle yönteminde, ülkenin her yerinde olduğu gibi, Adana’da da ellerini yüzlerine bulaştırdılar. Gönül alma yerine, kıraldan kıral kesildiler… Kimden oy alacaksınız kardeşim, küstürdüğünüz dışladığınız insanlardanmı oy alacaksınız…

Aday belirlenme yönteminde yanlış üzerine yanlış yapıldı.Gönül alınsaydı belki sonuç böyle olmayacaktı. Aday belirlenmesinde son dakikaya kadar bekliyerek,Tüm aday adaylarına, son dakika golü atılmaya çalışılması, yanlış bir tavırdır. Tüm adaylara saygısızlıktır.

Aday gösterilen kişiler bu şartlarda, kısa süre içerisinde çalışmasını nasıl yapabilirdi. Bu davranış kazanmaya değil, kaybettirmek için yapılmış bir hamle olduğuna inanmamak mümkünmüdür.

Emrah Kozay bildiğimiz kadarıyla 4 yıla yakın bir süredir, Seyhan için adaylık çalışmalarını sürdürüyordu. Neden israrcı bir şekilde Emrah Kozay Çukurova’ya aday yapılmaya çalışıldı. Arkasındaki sır perde nedir?

Şu an yerden yere vurmaya çalışılan iki belediye başkanını, başka bir partiden aday oldu diye, ihanetcilikle suçlanıyor. Bu belediye başkanlarını partiden dışlamak için ellerinden gelen her türlü çabayı gösterenlerin şu an vijdanları rahatmıdır? Pek rahat olduklarını sanmıyorum. Çok korkuyorlar. Kaybedeceklerinden korkuyorlar. Kaybettikleri an birilerinin maskesi düşecektir. Bunu çok iyi biliyorlar. Ancak korkunun ecele faydası yok. Çünkü atı alanın, bu şekliyle  üsküdarı geçtiği görülüyor.

Gördüğümüz kadarıyla onlar,mecburen başka bir partiden aday oldular. Ancak onlar asla Cumhuriyet Halk Partisinin kurumsal kimliğinden vazgeçmediklerini her fırsatta dile getiriyorlar. O nedenle Bu seçimler, bir yerel seçimdir. Partiden ziyade Adayın kişiliği ve iş yapabilirliği önemlidir. İnsanların 31 Mart yerel seçiminde partiden ziyade kişiye oy verecekleri görülüyor. Bu günlükte köşe yazımız bu kadar olsun. Hoşca ve dostça, sağlıkla kalın…