Yazık oldu Adana halkına

Adana Halkı her geçen gün  tüm değerlerini  elinden yitirmeye devam ediyor. Bir dönemin beyaz altın diyarı olan Adana… Gelişmiş tarımı ve tarıma dayalı sanayisi ile ön planda olarak parmakla gösterilir’ken, bu gün bu hallere düşülmesinde siyasilerin ve yerel yöneticilerin rolü büyüktür.

Kısır döngü ve ön yargılar sonucu, Adana’nın içine düştüğü durum içler acısı… Oysa Adana olanları haketmiyor. Adana’da beyaz altın pamuk yok olur’ken,Tarım hayvancılık ve sanayinin ana teması Fabrikalar tek tek kapanır’ken veya Adana’dan bu sanayicilerin gitmesine çeşitli nedenlerle sebep olanları afedemiyoz…

Ülkenin biz zamanlar en büyük dördüncü kentlerinden biri olan Adana neden bu hallere düştü veya düşürüldü. Adana halkı olanları elbette hak etmiyor…

Bir ülkede veya bir kentte kısır döngü içerisinde sorumsuzca borçlanarak üretmeden  ithalata dayalı bir tüketime rağbet gösteriliyorsa ve üretimin önü bilinçli olarak kesilerek ihracatın önü kapatılıyorsa,o ülke veya o kent nasıl ayakta durabilir. Bunun izahını biri bana yapabilirmi?

Adana’da çok geniş yelpazeli bir tarım imkanı olmasına rağmen, ekim alanlarında üretici çeşitli nedenlerle üretimden uzaklaşmış olması veya uzaklaştırılması bir projenin ürünü olduğunu gözler önüne seriyor. Oysa Adana tarım narenciye ve sanayi alanıdır. Neden üretici işlevini yapmaktan uzaklaştırılmaya çalışılıyor. Genel olarak bakıyoruz ithal edilen ürünlerin bir çoğu Türkiye’de yetişmektedir, ama bizim paramız geri dönüşü olmayacak bir şekilde başka ülkelere akıp gitmektedir.

Geçmişte Fabrika bacalarının tüttüğü bir sanayi kenti olan Adana, mualesef beceriksiz siyasi ve yerel yöneticiler sayesinde umutları yitirmeye devam ediyor. Sanayici gitti, Tarım ve üretici bitirildi. DDY, Kara yolları işletmeleri gitti. Havalan elden gitti. Say say bitirilemez… Nerede bu Adana’dan yıllarca bakanlık yapanlar? Neden sesleri çıkmaz…Adananın tüm değerleri elden gitti ve gitmeye devam ediyor. Seyhan nehri kentimizin içinden denize akıp gidiyor. Turizm açısından neden burası değerlendirilmez. Çokmu zor sahil turizmini geliştirmek. Oysa deniz taşımacılığı şehrimizin içerisine kadar getirilebilir. Adana bu turizm gelirinden neden mahrum bırakılmaya çalışılıyor. Olayın temelinde yatan sebepler nelerdir.Yokmu gerçekten Adana sevdalısı bir yerel veya genel yöneticimiz. Burada asla kimseyi rencide etme niyetinde değiliz. Başka ülke ve Adanamız yok böyle bilin isterim.

Şakirpaşa Hava limanına gelince, Adana için önemli bir hizmet alanıydı. Bu hizmet alanının yok olmasına seyirci kalanlar ve belirli siyasi rant ve çıkar uğruna bu işin oluşmasında veballeri olanlar, bu büyük vebal altında bir gün gelir ezileceklerini asla unutmasınlar…

Atı alan üsküdarı geçmiş diye bir deyim vardır. Şakir Paşa Hava limanı konusunda’da cılız bir sesten öte bir adım atmayanlar bakıyorum bu günlerde mangalda köz bırakmıyorlar. Şimdi kalkıpta bu tür insanların cak cak konuşmalara hakları yoktur. Çukurova Hava limanı konusu, yeni bir olay değildir. Bu güne kadar neden sessiz kalındı. Suçlumu aranıyor başta Ömer Çelik olmak üzere, tüm Adana halkı ve yerel yöneticilerin hepsi suçludur. Susmak çaresizliktir. Önce sustuysanız bu gün konuşmaya hakkınız olamaz. Şimdiye kadar neredeydiniz?

Seçimler öncesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Adana mitinginde yapmış olduğu bir açıklamasında ‘Adana Şakir Paşa Havalimanı için ‘Adanalılar ne derse biz onu yaparız’ açıklaması turizmcilerde, esnaf ve vatandaşlar’da o gün büyük bir sevinç yaratmıştı. Oysa şimdi Hava limanı kapatılıyor. Hangi Adanalı Hava limanının kapatılmasını istedi bilemiyoruz. Şahsen ben istemiyorum. Taktirini kamuoyunun vicdanlarına bırakıyorum.