Yıllardır iktidarı eleştiriyor ve bugüne kadar yaptıklarıyla, sadece toplumda korku ve baskı İmparatorluğu yaratan bir yapıyı hep topluma anlatmaya çalıştık.
Ancak tüm anlatımlara rağmen, hala bu yapıya sempati besleyerek olanları hak eden ve kuyruk sallayan bir toplumun kendi celladına nasılda aşık olduğunu görebiliyoruz. Adamlar açlık ve sefalet içinde yaşarken, tatil süresinin uzatılmasından dolayı,mutlu olabiliyor ve sevinçten uçabiliyorlar.
Anlayamadığımız nokta, birileride çıkıp sormuyor. Yahu be Allahın kulları bu işin neyine sevinebiliyorsun. Günlük yaşamınızda borç içinde kıvranırken sen nasılda tatil yapabileceksin…
Sizler böyle vurdum duymaz davranmakla, sesinizi çıkarmayarak her şeye boyun eğerseniz sonuçta sizi bekleyen daha bir sürü zamlar ve kamçıların sırtınızdan eksik olmayacağını nasılda düşünemezsiniz. Mevcut iktidarın 22 yıllık yönetim şeklindeki uygulama ve sicili ortada’dır. Elbette karar sizindir.
Şimdi gelelim dönen çarkın içindeki soygunculara:
Bir ata sözü derki ! Gelen gideni aratır. Evet CHP’sinin tam yüz yıllık bir tarihi vardır.Geçmişten günümüze kadar, yedi tane Genel Başkan yaptığı çalışmalar, verilen emekler örgütlerin alın teri ve mücadele ruhu hiçe sayılırcasına, daha dün gelmiş içtiği su bile bağırsağına dahi yetişmemiş olan birileri, kalkıp başarıyı kendine mal ediyor.
Hadi oradan be sen kim başarı sağlamak kim. Sen ve kendine Genel Başkan olarak ön gördüğün bin bir oyun, entrika kurup milletin Parasını çarçur ederek seçtirdiğin oyuncu ortağın ile beraber Birilerinin proje adamı olarak CHP ye monte edildiğinizi bilmeyen Kalmadı !
Sen anakent Belediye Başkanımısın ? Yoksa İngiliz ortağımısın ? Sen Milletin malına hakkına sahip çıkmak yerine özel uçak tutup milletin sırtından, o ülke senin bu ülke benim deyip dolaşıyorsun.
Sen bir Büyükşehrimi yönetiyorsun yoksa T.C nimi yönetiyorsun ? Sen toplumsal örgütlenmeyi yapacağına her kese karşı halkın Parasıyla saraçhane medyası ve ona bağlı trolleri kuruyorsun. Senin etrafındaki yalaka ve menfaatçi kalemini, kişiliğini satmış gazete bozguncularına, günlük asparagas haberler yaptırarak yok onunla bir araya gelecekmiş yok bununla bir araya gelecekmiş, yok sayın Kılıçdaroğlu ile bir araya gelecekmiş yalan haberler yaptırarak, itibar suikastı peşinde koşarak kendini pazarlamak İstiyorsun. Ama tüm bunlar andolsun nafile ve başaramayacaksın.
Anakent de çoklu Partilerin desteği olmasaydı ? Sende – sen olmayacaktın .Pazara çıkardığın hamsilerin elinde kalacak gibi duruyor. Seninle birlikte olan , Timsah göz yaşları döken her türlü oyunu oynayan ve saniyede yön değiştiren seçtirdiğin o yol arkadaşınla hakkınızda bilgi ve belge sahibi olan ve bir zamanlar sizinle birlikte
aynı kulvarda koşturan, sonra ayrılıp açıklama yapmak isteyen birini tehdit etmeniz, elbette sizin sonunuzu gösteriyor. Bence bu Millet ve bu partililerin çok yakında ikinize okkalı bir şamar atacağına inanıyorum.
Çünkü siz en tehlikeli boyutlarda yüzüyorsunuz, hiç güvenir birileri olmadığınızı, yıllar önce de söylemiştim, bugün de söylüyorum.
Lakin şaşırmakta haklı olduğum en önemli hususu belirteyim. Sıradan bir vatandaş hakkında, sosyal medya üzerinden yapılan en ufak bir ihbar, hemen savcılar tarafından gündeme alınıp kişi hakkında gereken işlem yapılırken…
Bu kişiler hakkında kendisinin de içinde olduğu bir video paylaşan Enis Uludemir’in açıklamaları, nedense suç duyurusu ve ihbar olarak kabul edilmesi gerekirken, savcılarımız bu konuda neden sessiz kalıyor onu anlamış değilim diyerek bu haftaki köşe yazımı tamamlamak istiyorum. Hoşca ve dostca kalın….