DAR GELİRLİNİN GELECEK BEKLENTİSİ KALMADI!

Asgari ücret; bekar bir işçinin asgari geçim indeksine göre belirlenmiş ücrettir. Bu beyana bakarsak; emekli maaşlarının asgari ücretin altında belirlenmesi ve enflasyona ezdirilmesinin mantığını anlamakta zorlanıyoruz. 2030 Tl maaş, 180 Tl de AGİ olmak üzere 2 bin 210 TL alan bir emekli, o günkü asgari ücretten 114 Tl daha az maaş almaktaydı. Asgari ücrete 20.56 […]

Yayınlama: 12.01.2021
A+
A-

Asgari ücret; bekar bir işçinin asgari geçim indeksine göre belirlenmiş ücrettir. Bu beyana bakarsak; emekli maaşlarının asgari ücretin altında belirlenmesi ve enflasyona ezdirilmesinin mantığını anlamakta zorlanıyoruz.
2030 Tl maaş, 180 Tl de AGİ olmak üzere 2 bin 210 TL alan bir emekli, o günkü asgari ücretten 114 Tl daha az maaş almaktaydı. Asgari ücrete 20.56 oranında zam yapıldığı için asgari ücret; 2 bin 825 Tl’ye çıkarken; emekli maaşına 8.36 oranında zam yapılınca 184
Tl’lik artışla 2.394 Tl almaya başlayacak.
Bu durumda asgari ücretle arasındaki fark 431 Tl’ye yükselmiş olacak. Bu hesaplamalar da gösteriyor ki; iktidar asgari ücretliyi açlık sınırında tutarken, emekliyi ise gözden çıkarmış ve yoksulluk sınırında ölüme mahkum etmiş durumda.
Ağızlarını her açtıklarında haktan, hukuktan ve adaletten bahseden, partinin ön adını da ADALET olarak koyan iktidar mensupları; Çarşı-Pazar gezmediklerinden olsa gerek, vatandaşın içinde yaşadığı zorlukları görmüyor. Çocuğunun gözüne bakamayan, nefsi çeker diye çocuğunu markete götürmeyen, kasabın önünden geçmeye korkan, semt pazarına kapanmaya yakın giderek daha az kaliteli, çürük ve seçilmiş sebze-meyva almak zorunda kalan, zorunlu gıda harcamaları için matematik uzmanı haline gelen, üzerindeki elbiseye kırk yama yapan emekli ve dar gelirli, ayakta kalma mücadelesi veriyor.
Sokaktan beslenen, pazarcılardan kalan artıkları toplayan, sadaka yardımlarıyla geçinen, her geçen gün yoksullaşan milyonların; bu iktidardan hiçbir beklentisi kalmadı. Geride kalan 18 yıllık ve hiçbir partiye nasip olmayan tek başına iktidarda kalma becerisi gösteren AKP’ye sandıkta hak ettiği yanıtı vermek; geniş halk kitleleri için farz haline gelmiştir.
SAADET ZİNCİRİ
İktidardaki ilk yıllarında reformlar ve özelleştirmelerle suni bir rahatlama yaratan, demokratik açılımlar vaad ederek, ‘yetmez ama evet’ diyen süzme aydınlar ve sahte demokratlar sayesinde iktidarını güçlendiren, “demokrasi; bir trendir, amacımıza vardığımızda ilk istasyonda ineriz” diyen yeşil sermayenin savunucuları; bugün gelecek adına tüm umutları bitirmiş, geleceğimizi karartmış durumdadır.
Bu topluma verecek hiçbir şeyi kalmayan, aksine emperyalizmle işbirliği yaparak ülkeyi yoksullaştıran zihniyet; kurduğu saadet zinciri ve yarattığı korku imparatorluğu sayesinde iktidarını sürdürmektedir.
Yandaş 5’li müteahhit çetesinin vergi borçlarını sıfırlarken, üniversite gençliğinin KHK borçlarının peşine düşen; virüslü mücadele için vatandaşına IBAN verirken, bazı ülkelerin IMF borcunu ödeyen; kendi maaşlarına 80 kat zam yaparken işçiye-memura tek haneli
rakamlarda artış sağlayıp iğneden ipliğe zam yaparak geri tahsil eden bu iktidar, vatandaşı ezmeye devam ediyor.
Muhalefetin cılızlığı, iktidarın yancılığını yapması, gelecek adına proje-plan ve program ortaya koyamaması, kayıkçı kavgası yapması; gelecek adına da umutları karartıyor.
Örgütsüz halk yığınları; üretimden gelen gücünün farkında olmadığından, sınıf bilincinden uzak kalmasından ve gerçek halk önderleriyle bir araya gelememesinden dolayı, bu gidişat karşısında çaresiz durumda.
2021’e böylesi kötü bir tabloyla girmiş bulunuyoruz. Her doğan güneşin karanlığı aydınlattığı gibi; mücadelemiz de hayallerimizi gerçeğe dönüştürecektir…

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.