Tam bağımsız bir Türkiye hayali ile hayatlarını feda eden, “Deniz Gezmiş, “Yusuf Aslan” ve Hüseyin İnan’” idam edilişlerinin 50.yılında kendilerini saygı ile anar’ken, bu gün Ülkemizin ve ülke halklarının içinde bulunduğu çıkmazdan kurtulabilmenin çabası içerisinde olanlara ne mutlu… Birkaç gündür bazı yayın organlarında, bir resim üzerinden her şeyde olduğu gibi yandaş medyanın kalemşörleri ve sözüm […]
Tam bağımsız bir Türkiye hayali ile hayatlarını feda eden, “Deniz Gezmiş, “Yusuf Aslan” ve Hüseyin İnan'” idam edilişlerinin 50.yılında kendilerini saygı ile anar’ken, bu gün Ülkemizin ve ülke halklarının içinde bulunduğu çıkmazdan kurtulabilmenin çabası içerisinde olanlara ne mutlu…
Birkaç gündür bazı yayın organlarında, bir resim üzerinden her şeyde olduğu gibi yandaş medyanın kalemşörleri ve sözüm onlara bazı biatcı yalaka takımları ekranlardan yine mualefet partilerine ve özellikle CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu yermek adına yine işbaşındalar.
Neymiş efendim, millet ittifakının CB adayı felan olacak filan olacakmış.Şayet olursa; en başarısız aday’da Kılıçdaroğlu olacakmış. Seçim kararı alınsın be kardeşim, o zaman görürsünüz adayın kim olduğunu ve yapılacak seçimin sonucunda kimin CB olacağını… Yapılan taktik ve tüm çabalar bir araya gelmeye çalışan mualefeti bölmek ve ayrıştırmak adına, almış oldukları talimatı yerine getirmek için sallayıp duruyorsunuz. Ayıp yahu. Bu milleti çeşitli bahanelerle, ekranlardan bu kadar germeye gerek varmıdır.
Ekrem İmamoğlu’nun Karadeniz turu esnasında Otobüs’te verilen bir potre üzerinden saatlerce yorum yapmayı marifet sayanlar, CHP’ye ve onun genel başkanı Kılıçdaroğlu’na sataşmayı marifet sayıyorlar. Siz önce kendinize bakın… Yarın iktidar değiştiğinde bukelemun gibi nasıl renkten renge dönüşeceğinizi doğrusu çok merak ediyorum.
Onun için diyoruz’ki adil ve şeffaf olmak gazeteciliğin ana temeli olmalıdır. Kişiler makamlara gelir veya giderler. Çıkar ve menfaat uğruna insan onurunu ayaklar altına almak, bence acizliğin ta kendisidir. Kişinin makam ve mevkisi ne olursa olsun, kişinin yapmış olduğu doğruların yanında olmak ve yanlışlarının’da karşısında bir duruş sergilemek, bir gazeteci için ülkesini ve halkını sevmenin gereği olsa gerek diyoruz.
Türkiye’nin 2. Bir Ekmelettin’e ve 2. Bir Erdoğan’a ihtiyacı yoktur.Ülke ve halkımız çok sıkıntılara maruz kalmıştır. Ülkeyi kurtaracak olan ülkenin hamuruyla yoğrulmuş, Türkiye halkının birlik ve beraberliği için gecesini gündüzüne katarak, din dil ırk ayrımı yapmayan, ülkenin çıkarları için tüm mozaikleri bir araya getirmek adına çaba sarfederek, halkın sesi olmaya çalışan kişiye ihtiyaç vardır. Hiç kusura bakmayın, siz istesenizde, istemesinizde, bu ülkede Hak Hukuk Adaletin tecelli eylemesi adına bir mücadele vermek için, bu vasıflara sahip olan kişi işbaşına geçecek ve o zaman görülecektir. Demokratik hak ve özgürlüklerin ülke halkına getirmiş olduğu mutluluğunu hep beraber yaşıyacağız